8 Şubat 2009 Pazar

BİRLEŞİK SOLUN ADAYLARI...

Birleşik solun bazı adayları açıklandı. Bazı diyorum, çünkü açıklanan aday sayısı son derece az… İki elin parmakları kadar bile denemez… Üstelik açıklan(a)mayan hatta ‘Birlikte Başaramadık Platformu’ haline dönen ‘geçici birliktelik’ durumlarına bakarsanız, aday gösterilenlerin de başarıları söz konusu olamayacak gibi…
AKP’nin 4500 belediyede başkanlığa sahip olduğu düşünülürse, bu gayretimiz için yetersiz bile denemez. Hâlâ birlikte başaramamak adına işler ve öneriler var: “Parti, kesinlikle filanca parti olacak, çünkü onlar mazlum”… Neresi için bu öneriler; Kadıköy ve Beyoğlu için… Ya da “Bizden olmuyorsa, illa bağımsız olsun” deyip, ‘konuyla ilintisi bağlamında’ en ‘bakımsız aday’ı önermeler! Ne yapacağız bilemiyorum? Yerel yönetimler üzerine emek vermiş, çalışmış ve bu konudaki referansları sağlam duran arkadaşlarımızı aramak yerine; aklımıza ilk gelen ve sadece kendi cemaatimizce tanınan insanları “Bu iyidir, -bizdendir-” türünden önermeleri de görüyoruz. Önerilen isim, kendi çevremizde tertemiz ve çalışkan olarak bilinebilir. Ama unutmayalım ki adaylarımız, seçime katılabileceğimiz her bölgeden binlerden yüz binlere giden sayıdaki seçmeni ilgilendirecek… Kazanamayacağımız diye, aday önermeden ‘hayalet başkan adayı’ ile seçimlere katılamayız. Katılmamalıyız… Denenmiş ve sınanmış; sadece ‘prestij isim’ yerine adını yazabileceğimiz ama her nedense sadece seçim arifelerinde ‘zuhur ediveren’ ve bu dolayımla yeniden sahne alan adaylara da prim vermemek gerekir.
Bu nedenle adayımızın sözümüzün arkasında durabilecek niteliği olması elzemdir. Adayımızın alan çalışmaları ile doğrudan ilgisi olmalı. En azından kavrayışı ve yetkin ‘feraseti ve belagati’ nedeniyle de aradığımız kişi olabilme yolunda avantajlı konumunu aramalıyız…
Adayların haberi olmadan ve isimleri üzerinden doğrudan ya da ‘spekülatif’ laf çevirmenin de çok anlamı olamaz… Ama gene de solun ortak adayı üzerine kafa yormaya yarayabilir…
Kadıköy için TGC eski başkanlarından, gazeteci Nail Güreli’yi öneriyor(d)um. Haklı olarak, ‘Hem 10 yıl geç kaldınız hem de seçimlere bir ay kala adaylık mı olurmuş. Hazırlık payı yok mudur, bu işlerin?’ dedi… Av. Alp Selek ve yayıncı Mehmet Atay da benzer gerekçelerle kabul etmediler. Kadıköy’de en sahici isim; şu anki belediyenin başkan yardımcılarından İnci Beşpınar gibi… Solun ortak adaylarından söz ediyoruz…
Beyoğlu’na ise TMMOB’den Mücella Yapıcı aklıma gelen ilk isim… CHP’den Hüsnü Okçuoğlu listeden düşmüş ve bu nedenle birleşik solun adayı olabilir gibi Beyoğlu’nda… Feminist aday Ülfet Taylı da akla gelebilecek isimlerden… Bu beldede konuşa ede bulunamayan adayların arasından SineSen’den Yusuf Çetin’in adı çıktı. Bakalım ne olacak?
İstanbul için Osman Kavala’yı öneriyor(d)um… Kimsecikler dönüp bakmadı bile. Oysa, Kavala her taşın altına elini koyabilen biridir…
Adalar’dan eski kaymakam Mustafa Farsakoğlu da uygun gibi olan isimlerdi… Burada da Demokrasi Platformu var ve galiba aday çıkarmak yerine meclis üyelikleri için çalışacaklar. Ufuk Uras çalışmasında buradan iyi oy gelmişti. Fena da çalışma yapılmamıştı. Bu çalışma üzerine 1 (bir) meclis üyeliği gelecek gibi…
Adaylarımızı ve ittifaklarımızı seçime 50 gün kala başlattık. Benim önerim, adayımızı şimdiden belirleyelim ve bu değil de gelen seçimlere hazırlayalım. Şimdiden okusun, yazsın, çalışsın, çıksın konuşsun falan… Ama solun böyle bir meşrebi yok… Birlikten anladığı(mız), sözünü dinleyecek ve bizi benimseyecek ‘ötekilerden oluşan’ bir toplam… Ne mümkün?!

Hiç yorum yok: